İsimleri efsaneleşen Büyük Bozkır Anaları'nı
konu alan Kazakça eserler Türkçeye çevirildi. Başkentte, yazar Şarbanu Beysenova'nın
Türkçeye çevrilmiş «Süzge’nin Son Günü ve Bozok Hanımı» adlı kitabının tanıtımı
yapıldı. Kitapta Türk kızlarının erdem, bilgelik ve cesaret özelliklerini bir
araya toplayan iki tarihi şahsiyete dair gerçek veriler edebiyat diliyle
anlatılıyor. Kitabın ilk öyküsü Köşüm Han'ın eşi Suzge Hanım'a ithaf
edilmiştir. İkinci bölümde ise Astana'nın kökeni sayılan Bozok Antik Kenti'nde
bulunan soylu bir aileye ait bir güzel anlatılıyor. Uluslararası «Alaş»
edebiyat ödülünün sahibi, tarihte kalan insanlar aracılığıyla genel kadınlar
topluluğunun ruhunu ortaya çıkarmayı hedeflediğini söylüyor.
Şarbanu Beysenova, yazar:
- Her ikisi de
kadınların iç mücadelesini ve fıtratındaki en saf duygularını ortaya koyuyor. Kadınların
ruhu, üzüntüsü ve yalnızlığı. Bu konuların milletlere ayrılmadığını, tüm
kadınların ortak olduğunu söylemek isterim. Bunu yazmak istedim. Türk
okuyucular da bunu öyle kabul ettiler ki, eserimi çok olumlu karşıladılar.
Yanıma gelip Kazakça versiyonunu istediler. Elektronik versiyonunu gönderdim ve
kendileri tercüme ettiler.
Roza Mukanova,
yazar:
- Figüratif
edebiyatta büyük annelerin, yönetici kadınların ve güzellerin, hanımların
imgeleri yaratılır. Bu çok fazla zamanı ve büyük araştırmayı gerektirir. Bu
nedenle yazarımız bu konuyu ele alırken çok çalıştığı belli oluyor. Bildiğim
şey, Şarbanu hanım arşivleri araştırarak, yeni belgeler bularak tarihi
eserlerin edebi portresini yapma hedefine ulaşmasıdır.

